🎆 Yürüyemeyen Birini Rüyada Yürürken Görmek
Oj7Ph. Genel 24 Görüntüleme Rüyada yürüyemeyen birini yürürken görmek kötü ve zor günler yaşanacağına, yardım ettiği bir kişi tarafından çok büyük bir zarara düşürüleceğine, eline geçecek olanaklar sayesinde en tepelere tırmanacağına, parasal sıkıntılarının sona ereceğine, bir sebeple aile hayatında huzursuz dönemler yaşanacağına, kazanılacak çok büyük bir başarının ardından sevilen bir arkadaşla işlerin daha da büyütüleceğine ve kazanılan paranın yardıma muhtaç kişiler için kullanılacağına, sevilen bazı kişilerle ters düşüleceğine, stres ve yaşanacak sinir harbi yüzünden hasta olunacağına, dertlerinden ve dertlerinin verdiği ağırlıktan kurtulacağına rivayet etmektedir. Rüyada yürüyemeyen birini yürürken gördüyseniz Sağlığınızı, hukuki ya da maddi başlıkları ilgilendiren konularda elinizde sağlam belgeler veya ispatlar yoksa henüz karar almamalısınız.
Halvetiyiz biz erenler Nişansızlık nişanımız Soyumuz İbrâhim soyu Muhammed pirimiz bizim Ey aşıklar ey garipler Bu diyar hangi diyar Kerbeladir gam yüklüdür Kan gölüdür bu diyar Cemal yolu bulunur Allahı zikretmekle Resulullah bilinir Daim tevhit etmekle Aşık olan söz eylemez Aslına yalan söylemez Söz veripte geri dönmez Muhammede bak ibret al Söyledin özünde ara kendini Özünde gizlidir senin Muhammed Sözünde anlattın bize tevhidi Özünde gizlidir senin Muhammed Açılınca güller dalda Bülbüller ötüyor onda Hasan Hüseyinim gonca Kokulmuyor Muhammedsiz Cemalini seyredince Resulullah kim bilince Ehlibeyit söylenince Yanıyorum cemaline Güzel aşık cevrimizi Çekemezsin demedim mi Bu bir rıza lokmasıdır Yiyemezsin demedim mi Gel aşıklar gel arifler Gel Muhammedi bulalım Ey dost yolunda sadıklar Gel Muhammedi bulalım Previous Next Rüyada Yürüyemeyen Birini Yürür Görmek Rüyada yürüyemeyen birini yürür görmek isim yapmış kişiler tarafından büyük bir çalışmaya dâhil edileceğine, meslek hayatının her daim zaferlerle dolacağına ve hayallerinin peşinde koşmaktan bir an olsun vazgeçmeyeceğine, maddi olarak çok rahat edilecek bir döneme girileceğine, kazaya, iş sahipleri tarafından büyük ilgi göreceğine, zaman zaman kişiyi ezeceğine, hayalini kurduğu mevkiye ya da okula kavuşacağına, tabir edilir. Ayrıca rüyada yürüyemeyen birini yürür görmek sorunlu bütün olayların düzeleceğine, aile hayatı içinde ve çok huzurlu bir şekilde yaşamaya ve hane içerisinde bolluk ve bereketin hüküm süreceğine, yakın zaman içinde büyük maddi kazanç elde edileceğine, makamının ve ününün artacağına, keyfinin kaçmasına neden olacak olaylarla karşılaşmayacağına, sağlanan başarı sayesinde yeni iş teklifleri ve yüksek miktarda para kazanılacağına ve böylece daha iyi ve daha farklı çalışmalar yapmaya devam edileceğine, yorumlanır. rakiplerine ve düşmanlarına karşı büyük atılımlar yapacağına tabir edilir. lüks ve konforlu bir hayata kavuşacağına delalet eder. iş konusunda her zaman kısmetli olunacağına alamet eder. sorunlu zamanlar geçireceğine ve sosyal hayatında endişe ve korku içinde olacağına yorulur. Dini olarak Rüyada yürüyemeyen birini yürür görmek tabiri Dini olarak rüyada yürüyemeyen birini yürür görmek gelirini ve rızkını kaybedeceğine, bir sebeple büyük bir sağlık sorununun başgöstereceğine, hayallerin bir bir gerçekleştirileceğine, hayatına başka kişilerin müdahaleleri olmadan devam edeceğine, aldığı borçların katbekat artacağına, kişinin başına gelen her olayda daha ılıman bir tavır sergileyeceği için çevresi tarafından da daha sevilen bir insan haline geleceğine, ancak daha sonra yakın bir arkadaştan alınacak destek sayesinde zorlukların aşılacağına, kişinin yakasını belalardan ve kötülüklerden bir türlü kurtaramayacağına, uzun zamandan beri ödenemeyen borçların ödeneceğine ve yıllardan beri hayali kurulan şeylere yakın bir zaman içinde kavuşulacağına, düşmanına galip geleceğine, delalet eder. Psikolojik olarak Rüyada yürüyemeyen birini yürür görmek yorumu Psikolojik olarak rüyada yürüyemeyen birini yürür görmek kendine olan özgüvenine kavuşacağına, duygusal ilişkilerinde hislerinin karşılıksız kalmayacağına, sıkıntıların büyüyeceğine, kendisine hayır ve başarı getirecek işler yapma fırsatı elde edeceğine bu sayede önce kendini sonra da çevresindekileri kurtaracağına, ailesi içinde büyük tartışmalar yaşanacağına, hayat içinde rahatsız zamanlar geçireceğine, ağız tadını, işlerinde karşılaştığı sorunları çok hızlı bir şekilde çözeceğine, işaret KONULARDA RÜYA TABİRLERİ ESERLERİMİZ SON EKLENENLER GÜNÜN AYETİ Sana ne iyilik gelirse Allah’tandır. Sana ne kötülük gelirse kendindendir. Ey Muhammed! Seni insanlara bir peygamber olarak gönderdik. Şahit olarak Allah yeter.NİSÂ - 79 ÖZLÜ SÖZLER Ezeli ervahta nur-u Muhammedi ile beraber olmaya halvetilik denir. Adem "ben hata yaptım beni bağışla " dedi, İblis ise" beni sen azdırdın" dedi ya sen!... sen ne diyorsun? Edep, söz dinlemek ve gönle sahip olmaktır. Güzelliğin zekatı iffet ve edeptir. Hz. Ali Zeynel Abidin oğlu Muhammed Bakır'a "Ey oğul, fasıklarla cimrilerle yalancılarla sıla-i rahimi terk edenlerle arkadaşlık etme." diye buyurmuştur. Kemalatın bir ölçüsü de halden şikayet etmemektir. En güzel keramet gönlü masivadan arındırmaktır. Alem-i Berzah insanın kendisidir. Zahir ve batının karşılığı aşk-ı sübhandır. Mutaşabih ayetler ledünidir. Ölüm ve cehennem korkusu Hak'ka dost olmayanlar içindir. Şartlanmalardan ve önyargılardan arınmadan kimse masum olamaz. Uzlaşmak için bahane arayan düşman zıtlaşmak için bahane arayan dosttan daha iyidir. Baki hakikatler fani merkezli inşa edilemez. Her zorluğun çözümü sevgidir. Allah var gayrı yok sevgi var dert yok. Allah de ötesini bırak. Sorunları erteleyen ve örten değil çözüm üretip sorunları çözen olmalıyız. Kişinin irfanı kemalatı nispetinde şeytanı da nefsinin şiddetinde olur. Kötü huylardan kurtulmanın en keskin yolu ilahi aşka yanmaktır. Mücevherden sarraf olan anlar, başkası bilemez. Ne fark eder kör için elmas da bir, cam da bir. Eğer sana bakan kör ise sakın sen kendini cam sanma.Mevlana Kendini oldum ve doğru zannedenler kendileri gibi düşünmeyenlerden rahatsız olurlar. Eflatun'a dediler ki "Ne kadar çok çalışıyorsun". O da dedi ki "hayır ben sevdiğim işi yapıyorum" Allah kuluna sevdirdiği her işi kuluna kolaylaştırır. Kurtuluş hidayete tabi olanlar içindir. Selam olsun hidayete tabi olanlara. Tevhid-i Ef-al meratibi ihvanın kendi gerçeğine seyir haritasıdır. Kişi ilk önce kendisinin arifi olacak ki Rabbinin arifi olabilsin. İnanmak başka şey, teslim ve tabii olmak başka şeydir. Kalıcı dostluklar edinin. İhvan gibi yaşa, gerisine karışma. Mutlu insan başkalarının mutluluğu için yaşayandır. İslam dini istişare esaslıdır. Allah için affet, Allah için paylaş. İhvanlığını işine göre değil, işini ihvanlığına göre ayarlayacaksın. Kul, iradesini Allah’a teslim edendir. Hakk'ı hatırladığımız unuttuğumuzdan fazla olsun. "Olacağım" diyene engel yok, "olmayacağım" diyene bahane çok. Ben merkezli değil, biz merkezli olun. Dervişçe yaşamak, tevhitçe yaşamaktır. Yaptığınızı azimle yapın, hırs ile yapmayın. Kullukta devamlılık esastır. Önce emin insan olmalıyız. Derviş, halinden belli olmalıdır. Beşeriyet kemalâtın hammaddesidir. Mükemmeliyet istikamette daim olmaktır. İnsanın cismi arza, ruhaniyeti semaya mensuptur. Yaradılış farziyetimiz hakkı bilmektir. Hakk'ı tanımanın ön şartı Resulûllah’ı tanımaktır. İnsanın sırrında Allah’ın sonsuzluğu vardır. Kulluğa bahane yok değer üreteceksiniz. Şikayet, Mevla’ya hürmetsizliktir. Kulluk adına yapmadıklarımıza hiçbir bahane geçerli olmayacak. Bu âleme kavga için gelmedik. Telkin öncelikle bizim nefsimize olmalıdır. İnsan, Allah’ın sırrı Allah da insanın sırrıdır. Varlığımızın sebebi zuhuru, Cenab-ı Resulûllah’tır. Kullukta teslimiyet “Rağmen” olmalıdır. Kazası olmayan tek şey hayatımızdır. Sevgi dışındaki bütün hallerde zorluk vardır. Nefsinde mevsimi hazan olanın, gönül mevsimi bahar, Ahireti bayram olur. Hayat yaşamak, yaşamaksa sevmektir. En güzel keramet istikamet üzere olmaktır. Kişinin Rabbini tanıması için kendini tanıması lazım. Hakk’ı ancak Mirat-ı Muhammet’ten görebiliriz. İnsanı Hakk’ta sonsuzlaştıran ve yaşatan, sevgidir. Sevgi bütün yaratılanların varoluş mayasıdır. Sevgisiz olan her mekân ve mahâl mundardır. Sevgi Allah için yanmak ve olmaktır. Allah’ın ve Resulullah’ın sevgisi ile yanmayan gönül hamdır, ahlâttır. Hakikat ehlinin sermayesi aşk-ı sübhandır. Talepte kararlılık, kararlılıkta da sabır esastır. Sabır, sadrın genişliği kadardır. Sadır genişliği ise; kabulümüz, sevgimiz kadardır. Kamil insan demek;Bütün duygularda,düşüncede ruhta olgunlaşmış insan demektir., Dervişân, Mürşidinin eşiğinde sadık olduğu sürece, farkında olsa da olmasa da tekamül halindedir. Kim ki Allah’ı ciddiye almaz ise; Allah o kimseyi ciddiye almaz. Hakkı görmeyen gözler amadır. Gayret olmadan kişinin ulaşacağı hiçbir âliyet olamaz. Kendi gerçeğimize yol bulmak için arz üzerinde var olan bütün mevcudiyetten istifade edeceğiz. Bu fırsat âleminin bir tekrarı daha yoktur. Hiçbir oluşum kendi halinde, kendi başına müstakil değildir. İhvan isek bir iddianın sahibiyiz demektir. İhvanın kemâlâtı, olgunluğu, karşılaşmış olduğu olumsuz tecellilere verdiği tepkilerle ölçülür. Kişi muhatabı ve müdahili olmadığı hiçbir meselenin şahidi olamaz. Herkes kazanımlarını kayıplarını tespit etsin ki şuurlu bir hayat yaşayabilsin. Birebir uyarılar insanı daha çok uyandırır. Bütün canlılara dostça yakın olmalıyız. Tekâmül için her anı yeniden yaşamak , her anın yeniden talibi olmak zorundayız. Gayret etmeyen kişiden Kâmil insan olmaz. Ehl-i talip bu Kâinatın özelidir, özetidir. Kul, hizmeti kadardır. Kul, sevgisi kadardır, Kul hoş görebildiği kadardır. Kul feragat edebildiği kadardır. Kul paylaşabildiği kadardır. Ehl-i ihvan’ın sevgisi Rabbi’nin sevgisi, meşguliyeti Rabbi’nin meşguliyeti olmalıdır. Her an Rabbi ile meşgul olanın, muhatabı Rabbi olur. Güzel bakmalı, güzel konuşmalı, güzel dinlemeliyiz. Hayırları geciktirdiğimiz zaman şerre dönüşür. Şerleri geciktirdiğimiz zaman hayra dönüşür. İhvanın irşad olmasının ön şartı teslimiyattır. İlmen yâkinlik; bilmek ve kabul etmektir. İhvan telkin edileni yaşadıktan sonra Hakkel yâkina ulaşır. Kul, Rabbini ne kadar ciddiye alırsa, Rabbi’de onu o kadar ciddiye alır. Rahman’ın sevgilisi olmak gönlü cenab-ı Resulullah’a yönetmek ve tabi olmakla orantılıdır. İhvan, kendi özünde kâmil duruşa ulaşırsa, onda bir değil de nice esmanın açılımı, nice sıfatın inkişaf ve izhariyeti yaşanacaktır. Dünkü gibi konuşan, dünkü gibi anlayan, dünkü gibi yaşayanın anı ve akibeti hüsrandır. Ehli gönül olan, ,Resulullah’a ve Ehli Beyt’egönül veren Ehl-i İhvan’ın seyr-i sülüğü nefis merkezli akıl ile değil gönül merkezli akıl iledir. İhvan, hayırda ve şerde damlayı derya mesafesinde görecek kadar Rabbini önemseyen olmalıdır. Hakka vuslat, ancak aşk- sübhân ile olur. Aşığın, sevgisinin sancısıyla uykularının kaçması lazım ki, orada aşktan söz edilebilsin. Hayatla zıtlaşan değil hayatla uzlaşan olmalıyız. Eğer kişi yarışacaksa hayırda yarışsın selâmda, yarışsın, paylaşmada hoş görüde affetmede yarışsın. Kişi tercihinin neticesini yaşar. İnsan, sevebildiği kadar, değer üretebildiği kadar insandır. İhvan, arif olmalı ve gönlünü bütün olumsuzluklardan arındırmalıdır. Herkes yaptıklarının neticesini yaşayacak. Biz kulluğumuzu her gün yeniden yenilemeliyiz. Üstünlük ancak takva ile sevgi iledir. Allah hiçbir zaman abes ile iştigal etmez. Her işte bizim için hikmet ve hayır vardır. Ehl-i ihvan hiçbir zaman olumsuzluk adına hesap yapmamalıdır. Herkesin şeytanı, Cebrail’i, Mikail’i, İsrafil’i ve Azrail’i kendisiyle beraberdir. Ehl-i ihvan demek arif olan, Hakk'a eren demektir. Sevginin tezahürü ibadettir. Eğer inanıyor, iman ediyor, seviyorsanız, yap denileni yapacak ve aksatmayacaksınız. Sevenin ne gecesi ne gündüzü ne yorgunluğu ne bahanesi ne de mazereti olur. Karşılaştığımız zorlukların tamamı tekâmül için ikrarımızı ispat içindir. Bu âlem teşbih, tespit, tenzih, takdis ve şahadet âlemidir. İnsanın Hak katında kadri, kıymeti sevgisi kadardır. İnsan, yaşadığı zorluklar aşabildiği engeller kadar insandır. Hiç zorluk, acı çekmeden, uğraş ve çaba sarf etmeden kimsenin başarıya ulaştığı görülmemiştir. Hepimiz Allah’ın Resulûllah’ın ve Ehlibeyt’in aşkından muhabbetinden istifade edip Hakk’ta bakileşebilecek yetilere sahibiz. İnsan, asliyeti kendisine unutturulmuş varlıktır. Müsemmâ ehli olan için, isimler değişşe de asliyet değişmez. Hiçbir güzelliği kendimize mal etmeden, bütün güzellikleri Rabbimizden bilmeliyiz. Herkesin imtihanı iddiası kadar olur. Yani iddiası büyük olanın, imtihanı da büyük olur. Kâinat, insan için, insana hizmet için halk edilmiştir. Hayatın tamamı, kulluğun ve dostluğun talimidir. Kişi bilgisinde değil yaşantısında kâmil insan olur. Bizim yaşadıklarımız; tercihlerimizin, taleplerimizin ve dualarımızın neticesidir. Mezheplerin farklı olması, dünya iklimlerinin, ırkların ve kültürlerin farklı olmasındandır. İrfan mekteplerinin temelde aynı, detaylarda farklı farklı olması insanların, meşreplerinin farklı farklı olmasındandır. Kimi takva ile kimi zikrullah ile, kimi hizmet ile, kimi de ibadet ile Hak rızasına ulaşmak ve kâmil insan olmak arzusundadır. Din adına zıtlaşmalar, taraflaşmalar ve tefrikalar çıkarmak Rahman’ın ve Kuran’ın reddettiği duruşlardır. Elin eksiğiyle uğraşan, kendi eksiğini hiçbir zaman göremez. Biz bu âleme eksik tespit zabıtalığına gönderilmedik. Âşık; mâşûkunu hususiyetle geceleyin, en çok yalnızlık halindeyken düşünür. Geceleri ve seher vakti çok özeldir. Dostluğun ilk şartı sevmektir. Fakat çıkarsız beklentisiz sevmektir. Dost olmak, dostun her türlü yüküne katlanmaktır. Bizim için yaşamak bir gündür, o da bugündür. Kulluk adına yapmamız gereken ne varsa sabırla ve ihlâsla yapmalıyız. Hak katında gıdalanmanın birinci esası, âdab-ı Muhammediye ve hakıkati Mahmudiye ile kıyam durmaktır. Biz eyvallah tacını, sensin’ tacını başımızdan, hiçlik hırkasını da eğnimizden hiçbir zaman çıkartmayacağız. Bir damlanın hiçliğe ulaşması, onun deryaya düşmesiyle olur. Bize ulaşan her tecellinin, Mevlâ'dan olduğunun bilincinde olalım ve rıza gösterelim. Sakın tecellilerden kahreden, kederlenen olmayalım. Tecellilerden şikayetçi olmak, kulun Rabbine olan saygısızlığıdır. İhvan, hangi tecelli içinde olursa olsun, mutlaka güzel düşünmeli ve güzel değerlendirmelidir. Edep ve âdap dışında nefes almayalım. Biz, Cenâb-ı Resûlullah’ın vitrini olmalıyız. Bütün nimetler ve âliyetler, gayret ve hizmet iledir. Biz hangi hali yaşıyorsak bizim için hayırdır ve hikmetlidir. Hikmete tabi olanlar hikmet ehli olurlar. "Senin için Ya Rabbi" zevkiyle hayatı yaşayalım. Huzur, ancak tevhid ile aşk ile sevgi ile Allah’a ve Resûlun’e yönelmek iledir. Güzel ahlâk ve sevgi insanlığın omurgasıdır. Her gününü son gün, her namazını son namaz, her muhabbetini son muhabbet gibi kabul eden kişinin yaşantısı Ehl-i ihvanca olur. Büyük laf etmemeye sahibi olalım. Ehl-i Beyt olmak, hem nesebi hem de mezhebidir. Ehl-i Beyt, Kur’an’ın ete kemiğe bürünmüş halidir. Yaptığımız her şey kulluğumuzu ispat edercesine olmalıdır. Halkı memnun etmek için Hakk'ı incitmeyelim. Kemalat, hissedilen ilk nefesten son nefese kadar sadece Allah ve Resûl’u için say ve gayret etmektir. Tevhid-i Ef-al hakikatin zübdesi, tevhidin nüvesidir. Kullukta edebi olmayanın Hak’ta izzet bulması mümkün olamaz. Hikmetleri seyretmenin tek şartı, tecellilere karşı sabırlı olmaktır. Kişi yaşamış olduğu imtihanları aşabildiği kadar tekâmül etmiş olur. Aslında bize zor gelen tecelliler, bizim için ikramdır. Kulluğun esasında yap denileni yapıp sonucuna da razı olmak vardır. Bütün kâinat, kişinin kendi hakikatine misaldir. Öncelediğimiz Allah ve Resûl’u olmalı. Ertelediğimiz ise nefsimizin arzu ve istekleri olmalıdır.. Dervişi tekâmül ettirecek olan iştiyakı, kendine olan telkini, ve gayretindeki kararlılığıdır. Her günü yaşamak, her günü diğer günden farklı bir alana taşımak için biz bugünün talebesiyiz. Hatasını kabul edip hatasından dönen kul hayırlı kuldur. Hedefi olmayanın istikameti de olmaz. İhvan ne dünle ne de yarınla zaman kaybedecek sadece anını ve gününü değerlendirecek. İhvanlık, halde örnek olmaktır. Aile yaşantımızla, tecellilere olan tepkilerimizle, kişilerle olan ünsiyetimizle, her halimizle hele hele de ibadete olan düşkünlüğümüzle fark edilmeliyiz. Cenab-ı Resûlullah’ın tezahür etmediği hiçbir mekân, Hak katında şerefli olamaz. İbadet etmenin hoşnutluğunu yaşarken bu hoşnutluğu, ibadet etmeyenlere karşı bir üstünlük saymadan fail Allah'tır zevkiyle yaşamalıyız. Kıyas, şeytani sıfatlardandır. Karşımızda gördüğümüz eksikliği önce kendimizde tetkik etmeliyiz. Hiç kimse kendi gerçeğine olan seyrine mürşitsiz yol bulamaz. Baki olabilmenin, sonsuzluğa ulaşabilmenin tek şartı; Hak ile Hak olmak Hak’ta ölüp Hak’ta dirilmektir. Hayata ders veren değil de hayattan ders alan talip olmalıyız. Anlayan ve öğrenen olmalıyız. Anladığını genişleten, hayatına uyarlayan olmalıyız. Tasavvuf önce şeriat-ı Muhammediye ile hakikat-ı Mahmûdiye ile hikmetler talim edilir. Bir meselenin görevlisi olmak ayrı şeydir, gönüllüsü olmak ayrı şeydir. Ehl-i ihvanla konuşularak halledilmeyecek hiçbir mesele olmamalıdır. Hak dostları bir araya geldikleri zaman bakışmaları bile muhabbettir. İhvanlığın dört ana esası vardır; ihlas, şecaat, cesaret ve cömertliktir. Hayatın tamamında, her adımda, her bir nefeste; bir tuzak, bir imtihan vardır. Gönül, Rahman ile coşarsa; kişi karşılaştığı her türlü tecelliye sabır ve tefekkür ile mukavemet gösterir. İhvan, ne Dünya ne de ahiret beklentisi olmaksızın kulluğunu fi-sebilillah yaşamalıdır. Kur’ân'ı öğrenmeye, okumaya, okutmaya, anlamaya ve yaşamaya çalışalım. İslam, yap denileni yapmak; yapma denilenden uzak durmaktır. Kulluğunu yarına erteleyenin Allah sevgisi yeterli değildir. Tekâmül etmek için sürekli gayret halinde olmalıyız. İnsana olan sevgisizlik Allah’a olan sevgisizliktir. Allah’a vuslat ancak Aşk-ı sübhan ile olur. Hak’ta bâki olabilmek için kayıtsız şartsız teslim olmalıyız. Dilimizde zikrullah ile gönlümüzde her daim muhabbetullah ile inşa olmaya çalışmalıyız. Şeriatın ihlâl olduğu yerde hakikat olmaz. Her türlü tecelliden istifade edecek kadar arif,hiçbir zorluktan yılmayacak kadar da dirayetli olalım. Arif olan baktığı her zerreden, karşılaştığı her tecelliden kendisine istikamet arar. Ehl-i ihvan hatasında ve günahında ısrar etmeyen ve tövbesinde aceleci davranandır. Âşık maşukundan gelen cefalardan haz duymazsa gerçek aşık olamaz. Kendisindeki gayrilikten arınan insan için dışarıda ve içeride gayri olan hiçbir şey kalmaz. Kişinin samimiyeti, sadakati ve sevgisi ona istikamet verir. Bizden istenilen öncelikle safiyet, samimiyet ve sadakattir. Ehl-i ihvan öyle bir kristalize olacak, safiyet kazanacak, kendi benliğinden öyle bir sıyrılıp latifleşecek, şeffaflaşacak, kendine ait bir renk zan düşünce ve duygu kalmayacak ki Allah’ın boyasıyla boyansın yani Resûlullah’ın haliyle hallenmiş olsun. Gayret, kulluğun esasıdır. Biz bildiklerimizle amel edelim. Bilmediklerimiz, bize bildirilecektir. Her Ehl-i ihvan bulunduğu cemiyette fark edilmelidir. Bizim sabrımıza, bize kötülük yapanların şahitlik etmesi lazım. Asli maksadımız, nefsimizi ve Rabbimizi tanımaktır. Gayret etmeyen kişiden kâmil insan olmaz. İhvan, kendi hakikatine seyri sülük ederken hem dünyasını hem de ukbâsını saadete erdirmiş olur. Muhabbetimiz Resûlullah’ın ve Ehl-i Beyt’in muhabbeti, davamız Hak davası olsun. Eğer insan Rahman’ın aynası olacaksa yansıtıcılığının çok net,arı ve duru olması lazımdır. Eğer bir olumsuzlukla, zorlukla karşılaşıyorsak, bu bizim olumsuzluluğumuzdandır. Arz ve semada her ne olursa insan ile ilişkilidir. Sözümüzün ilk müşterisi kendi kulağımız olmalıdır. İslâm şahitlik ile başlar, şuhut ile yaşanır. Ve yine şahitlik ile kemal bulur. Hangi başarı vardır ki uğraşsız gayretsiz ve gönülsüz zuhura gelsin. Aşığın ölümü Hakk’ta vuslat, sonsuzluğa uyanmak ve sonsuzluğu yaşamak olur. Artık etrafımızla ve kendimizle olan kavgamızı bitirip, sevgiyle nefes almanın gayretinde olmalıyız. Kişinin kararlılığı tecellilere gösterdiği mukavemeti kadardır. Aşık hep maşukundan söz etsinler, hep ondan konuşsunlar ister; zaten gayrı şeyler aşığı rahatsız eder. Kişi mutmain olmadıkça kulluğunda, dostluğunda hep hüsrandadır. Cemal aşıkları için gayri olan her şey haramdır. Zikrin esası namazdır, muhabbetullahdır. İhvan, hayatın tamamında Rahman’ın iradesi altında yaşamaya dikkat ve özen göstermelidir. Her şeye rağmen seveceğiz Her şeye rağmen hizmette gayretli olacağız Kulluk, içinde Rabbi'nden başkasını bulundurmayan, gayrilerden boşalmış hiçlik makamıdır. Hayatın ve kulluğun emanetçisi olduğumuzu, bu emaneti taşımamız ve ehline teslim etmemiz gerektiğini hatırdan çıkartmamalıyız. Hayatı hep Hakkça yaşamanın gayretinde olmalıyız. Hayat, bizi kullukta belirli bir kıvama taşımak içindir. Kendine gafil olan, Allah’a arif olamaz. Her varlık Hakk'tandır ve Hak ile kaimdir. Bütün masivalardan arınmak, “ölmezden önce ölmek” Hak’ta ebed olmak; olağanüstü bir azim ve gayret ister. Kişinin kararlılığı, cesareti, azmi ve sevgisi bir arada tekmil olursa; kişinin önünde aşamayacağı engel ve mâni olmaz. Talibin âli ve en yüce değerlere ulaşabilmesi, Allah ve Resûlu’ne olan muhabbeti, sevgisi ile orantılıdır. Hedefimiz ve gayemiz, bugün tevhid noktasında Allah’ı Resulullah’ı ve Ehl-i Beyt’i dünden daha farklı idrak etmek ve yaşamaktır. Tevhid adına bize yapılan teklifatın tamamını yaşamak, bizi kendimize döndürmek ve kendi hakikatimizle tanıştırmak içindir. Tevhid meratiplerindeki yaşam talimlerinin tamamı, bizi kendi ruh derinliğimizdeki iç potansiyelimizden istifade ettirmek adınadır. İhvanın bilip, yapmak isteyip de yapamamasının sebebi kendisinde yetersiz olan kararlılığı, gayreti ve talebidir. Cenab-ı Resûlullah’ın tezahür etmediği hiçbir mekân, mükerrem ve münevver olamaz. Hiç kimse kendi gerçeğine olan seyrinde mürşitsiz yol kat edemez. Kulluk adına yaşanılacak ne kadar âli değerler varsa, bunların tamamı ancak mürşid-i kâmilin nezaretinde ve refakatinde yaşanılabilir. Bâki olabilmenin, sonsuzluğa ulaşabilmenin tek şartı; Hak ile Hak olmak, Hakk’ta ölüp Hakk’ta dirilmektir. Yaşadığımız ne tür olumsuzluk olursa olsun, bizim hedefimize olan iştiyâkımızı arttırmalıdır. Her türlü olumluluk ve olumsuzluktan istifade eden olalım. Ehl-i ihvan hiçbir zaman olumsuzluk adına hesap yapmamalıdır. İhvan, kendisini yargılayan, kendisini öz eleştiriye açık tutan ve kendini kemâle taşıyan olmalıdır. İhvan, ancak telkin edilen hikmetli sözleri, hadisleri ve ayetleri yaşantısına uyarlayarak gayretinde istikamet bulabilir. Kim hidayeti dilerse hidayete ulaşacak; kim hidayete ulaşmak istemezse Rahmân da ona hidayet etmeyecek. İnancı olmayanın istikameti olmaz. İnsan-ı asli Allah’ın aynasıdır. Nurun olduğu yerde zulüm, dinin olduğu yerde kin, sevginin olduğu yerde nefret olmaz. Ehl-i ihvan demek arif olan gerçeklere eren demektir. Herkes tercihinden yönelişinden meyil ve rızasından sorumludur. Nimete ulaşmak için mutlaka hizmete talip olmalıyız. İhvan düşünmekle, keşfetmekle ve gayret ile kemâlat bulur. “Rabbim” diyen için zaten zorluk yoktur. Hedefi olmayanın istikameti de olmaz. İslam, aslen teslim olmak ve selamet bulmaktır. NAMAZ VAKİTLERİ
Rüyada yürüyemeyen birini yürürken görmek çok büyük mutluluklar ve sevinçler yaşanacak bir dönemin açılacağına, kazancın günden güne düşeceğine, sevinçli haberlerin geride kalacağına, uzun zamandan beri beklediği bir haberin olumlu olarak geleceğine ve çok büyük rahatlık sağlayacağına, onlar sayesinde hayırlı fırsatlar elde edeceğine, tövbelerinin kabul olacağına, büyük sevinçler ve mutluluklar yaşanacağına, maddi durumunu biraz daha düzeltebilmek için farklı işlere başvuru yapacağına, gücünün ve şansının yaver gideceğine rivayet etmektedir. İkili ilişkileriniz için çaba harcamalısınız. Rüyada yürüyemeyen birini yürürken görmek işlerinden olumlu geri dönüşler alacağına, işlerinin açılacağına, hayatına bolluğun ve bereketin geleceğine yorulmaktadır. Rüyada yürüyemeyen kişiyi yürürken görmek kısmetinin ve talihinin açılacağına, verilen emeğin boşa çıkmayacağına, hayırlı ve güzel günlerin yakında olduğuna, büyük kazançlar elde edileceğine, böylece üzüntüden, kederden ve stresten kurtulacağına alamet etmektedir. Rüyada birini yürürken görmek sorunların adım adım da olsa çözüleceğine, huzurunun kaçacağına delalettir. Rüyada felçli birini yürürken görmek çok büyük kazançlar elde edip iyi yerlere geleceğine, iş için çekilen ve yaşanan sıkıntılardan ötürü bir türlü ödenemeyen borcun kısa bir zaman içinde ödeneceğine, bu sayede rahat bir nefes alınacağına alamet etmektedir. Rüyada yatalak birini yürürken görmek emek verdiği işlerin karşılığını yeteri oranda göremeyeceğine, iş hayatındaki yoğun sorumluluklar neden ile sağlığın bozulacağına tabir olunur. Rüyada ölen birini yürürken görmek vatana, millete ve aileye hayırlı bir evlat olunacağına, kurulan yuvada mutlu ve huzurlu bir ömür sürüleceğine, helal ekmek yeneceğine, zamanın değerinin bilineceğine ve ona en uygun şekilde yaşanacağına işaret etmektedir. Rüyada yürüyemeyen birini görmek rahatlık sıhhat ve huzur içinde olacağına, tekin olmayan kimselerle hareket edeceğine, aklındaki şeytanı yenmeyi başaramayarak ona uyacağına işarettir. Rüyada hasta birini yürürken görmek iş hayatında çok büyük ve hayırlı kazanç getirecek işlere imza atacağına, sabrettiğine ve dua ettiğini değeceğine delalet eder. Rüyanı Sevdiklerinle Paylaş Bu web sitesi, size en iyi deneyimi sunabilmek için çerezler kullanır. Daha fazla bilgi için Gizlilik Politikası
Rüyanın Özeti Rüyada yürüyemeyen çocuğu yürürken görmek güzel ve bereketli işlere gireceğine, yeni kararları sayesinde yüzünün güleceğine, yapılan işte ustalaşılacağına, beden ve ruh sağlığının yerinde olacağına, mutluluk gözyaşı dökeceğine, kıvrak zekâsı sayesinde işinde alıp yürüyeceğine yorulur. Rüyanın Geniş Tabiri Rüyada yürüyemeyen çocuğu yürürken görmek güzel ve bereketli işlere gireceğine, hayatında yeni bir sayfa açacağına ve huzurlu bir yaşam süreceğine, kötü niyetli kimselerle hadlerinin bildirileceğine, çıkılan bir yolculuktan çok güzel haberler ile dönüleceğine, büyük çalışmalar sırasında çok güzel günler göreceğine, iş hayatında büyük bir terfi alınacağına, huzursuz geçen günlerin biteceğine yorulur. Rüya manasına göre etrafının da her zaman kalabalık olacağına, arabalara ve topraklara sahip olacağına, parasal olarak genişliğe çıkılacağına, yeni kararları sayesinde yüzünün güleceğine, geleceğinin parlak olacağına, çok uzun zamandan beri sıkıntısını çektiği şeylere kavuşacağına işaret ettiği söylenir. Rüyada yürüyemeyen çocuğu yürürken görmek yapılan işte ustalaşılacağına, rahatını kaçıracak ve uykusuz geceler geçirmesine sebep olacak olaylar yaşamayacağına, arzu ettiği mutlu yuvaya sahip olacağına, başarıları ile tanınacağına, tam yerinde verilecek kararlarla çalışmaların sürpriz başarılar getireceğine, dertlerin azalmasına vesile olacak olayların meydana geleceğine işaret ettiğine inanılır. Rüya tabiri ansiklopedisine göre gerçekleştireceği projeler sayesinde şansının açılacağına, sevdiği kişiler ile çok güzel günler geçireceğine, düşmanlarının kazdıkları kuyuya kendilerinin düşeceklerine ve zahmetli bir işin kolay bir şekilde sonlandırılacağına, taşıyamayacağı ve kaldıramayacağı yükümlülükler üstlenmeyeceğine, beden ve ruh sağlığının yerinde olacağına, iş dünyasında çok aranan bir kişi olunacağına, bir başarısı sonrasında kutlama yaparak sevincini diğer insanlarla da paylaşmak isteyeceğine işaret ettiği söylenir. Rüyada yürüyemeyen çocuğu yürürken görmek etrafında dönen uğursuzluğun ortadan kalkacağına, huzurunun ve ağız tadının yerine geleceğine, kolay yoldan gelir elde edeceğine, yaşadığı parasal krizden kurtulacağına, mutluluk gözyaşı dökeceğine, sıkıntıların ve dertlerin biteceğine işarettir. Rüya alimlerine göre uzun zamandan beri hayalini kurduğu şeylere herhangi bir zahmet çekmeden kısa zaman içinde kavuşacağına, hayatında sürpriz olacak olaylar meydana geleceğine, kıvrak zekâsı sayesinde işinde alıp yürüyeceğine, sürpriz gelişmeler yaşayacağına, işleri büyütme sürecine girileceğine, birçok kişinin takdirinin kazanılacağına ve sözlerinin altın niteliğinde kabul edileceğine işaret ettiğine inanılır.
Rüyada yürüyemeyen kişiyi yürürken görmek yardım edeceğine, eski konuların tekrardan gündeme geleceğine, geçmişte kalan bazı olayların kendisini göstermeye başlayacağına, ne yapacağını şaşıracağına, hayırlı bir yola çıkılacağına, herhangi kötü bir kişi ile bir sorun yaşamayacağına ve kendisi gibi insanlara destek vereceğine, en kötü koşulda bile mücadeleyi, kontrolü ve inancı elden bırakmayacağına, gelecek ve geçim kaygısının başlayacağına, moralinin bozulacağına ve yaptıklarının kendisini tatmin etmemesi nedeniyle, kendisine olan sevgisini ve saygısını da kaybedeceğine, feraha ereceğine inanılır. Yeni tanışacağınız kişlerden kolayca etkilenebilirsiniz. Rüyada sakallı kişi görmek çok iyi yerlere geleceğine, insanları kurnazca kandıran, samimiyetsiz ve iki yüzlü birine yorulmaktadır. Rüyada ölen kişinin elinden yemek yemek elinde avucunda kalan bir miktar para ile yeni bir işe gireceğine, aile hayatının gün geçtikçe daha kötü bir hal alacağına yorulmaktadır. Rüyada birçok kişinin öldüğünü görmek deyim yerindeyse boğulacaksan büyük denizde boğulacaksın mantığından hareket edeceğine ve allah’ın izni ve yardımıyla amacına ulaşarak istediğini alacağına, bir süre sıkıntı çekeceğine ve bu dönemde sabırlı olmakta zorlanan rüya sahibinin sinirli, öfkeli hareketlerde bulunacağına işaret etmektedir. Rüyada ölen kişiyi sarhoş görmek insanlar arasında büyük itibar kazanacağına ve insanlardan hürmet göreceğine, verimli ve bereketli işler yapacağına işarettir. Rüyada bir kişinin ameliyat olduğunu görmek karşısına hayır ve uğur getirecek işlerin çıkacağına, muzdarip olunan herhangi bir rahatsızlık varsa eğer çok kısa süre içinde tedavi edileceğine, dikilen fidanların yakın zamanda meyve vermeye başlayacağına tabir olunur. Rüyada ölmüş kişiyle sarılmak stres ve yaşanacak sinir harbi yüzünden hasta olunacağına,verilen emeklerin ve yapılan sürprizlerin boşa gideceğine, arzularını, beklentilerini ve amaçlarını yerine getireceğine delalettir. Rüyada sevdiği kişiyle aynı sınıfta olmak çok iyi bir duruma geleceğine ve daha güzel günler görerek mutlu ve huzurlu olacağına, başı dik, göğsü önde yani mağrur kimse olacağına yorulur. Rüyada ölmüş kişinin saçını görmek çok büyük mal ve mülke sahip olunacağına, düşmanların ve rakiplerin çok büyük kıskançlıklar duyacağına ve uzun, sağlıklı ve rahat bir ömür sürüleceğine, ancak daha sonra ihanet eden bu kişi ile çok iyi bir dostluk ilişkisi kurulacağına tabir olunur. Hayırlı Paylaş, Hayırlı Çıksın Bu web sitesi, size en iyi deneyimi sunabilmek için çerezler kullanır. Daha fazla bilgi için Gizlilik Politikası
yürüyemeyen birini rüyada yürürken görmek